İmralı’dan beklenen mesaj geldi. Abdullah Öcalan PKK örgütü ile irtibatlı bütün kesimlere, günün şartları artık demokratik çözümler dışındaki yolları geçersiz kıldığı için, silah bırakma ve örgütü feshetme çağrısında bulundu.
Kuşkusuz önemli bir çağrı.
Öcalan’ın örgüt üzerindeki etkisi devam ediyorsa muhatapların bu çağrıya olumlu cevap vermesi beklenir. Bunun için bir kongrenin toplanıp çağrının gereğinin karara bağlanması beklenecek.
Umarım öyle de olur. Ülkenin önünü her anlamda kesen terör belası geride kalır; adadan mesajla gelenleri dinleyenlerin verdiği alkışlı tepki, diğer taraflarca da aynı kabulle karşılanır.
Dün önemli bir gündü.
…..
Siyasette bu kargaşanın neden yaşandığı biliniyor ama…
Siyasi hayatı yakından takip ediyorsanız herhalde farkındasınızdır: Ülkemizde sorun gibi görünen ne varsa, buna sebep aramaya kalkıldığında, hep aynı tespitle karşılaşılıyor: Tayyip Erdoğan’ın bir kez daha beş yıllığına cumhurbaşkanı olabilmesi için…
En son olay hafta sonu yapılan AK Parti Büyük Kongresi’nde yaşandı. Daha önceleri seçilmişlerin sonuna kadar partilerine sadık kalmasını savunmuş biriydi Cumhurbaşkanı Erdoğan.
2013 yılında yaptığı konuşma şu sıralarda yeniden tedavülde.
Bakın ne demiş:
“Bir insan eğer bir partinin bayrağı altında seçime giriyorsa, ondan sonra o partiyle beraber hareket eder. Ayrılıyorsa da sadece partiden ayrılmaz. Eğer dürüstse, o zaman parlamentodan ayrılır, milletvekilliğinden ayrılır. Çünkü bağımsız olarak parlamentoya gelmiş birisi değilsin. Olması gereken şey aslında, işin ahlaki yönü bunu gerektirir.”
Nasıl oldu da, on yıl önce bu keskinlikte konuşmuş bir insan şimdi başka partilerden seçilmiş yedi isme AK Parti rozeti takabiliyor?
Evet, bildiniz: Yeniden seçilmesini sağlayacak zeminin taşlarını döşemek için…
Siyasi hayatı yakından izleyenler böyle düşünüyor.
Başka?
Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olabilmek için kolları sıvamış bulunan Ekrem İmamoğlu beş ayrı davaya muhatap. Bunlardan biri bile siyasi yasaklı hale gelmesine yol açabilir; o zaman cumhurbaşkanlığı adaylığı mümkün olmaz.
Son zamanlarda bir başka gelişme daha yaşanmaya başlandı İmamoğlu ile ilgili. İstanbul Üniversitesi’nden aldığı diplomanın iptalini getirebilecek bir gelişme. Cumhurbaşkanı olabilmek için üniversite mezunu olma şartı var; diploması iptal edilirse, İmamoğlu aday olamaz.
“Bu gelişmeler neden yaşanıyor?” sorusuna verilen cevap da farklı değil: Erdoğan’ın yeniden seçilmesinin önünde bir engel İmamoğlu, ondan. Bir tür mıntıka temizliği…
“Selahattin Demirtaş, Osman Kavala, Can Atalay neden cezaevinde?” sorusuna bile aynı cevabın verilmesi bundan…
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açtığı, “Terörsüz Türkiye” etiketi taşıyan, Abdullah Öcalan’ın davetiyle PKK’ya silah bıraktırma çağrısının meydana getirdiği şaşkınlığın tam sebebi bilinmiyor. Seçilmiş belediye başkanları görevlerinden alınıp yerlerine devlet görevlileri kayyım atanıyor ama, DEM Parti süreci gayretle sürdürüyor.
AK Parti ve lideri Erdoğan isteksiz görünüyor, Külliye’den itirazlar geliyor, yine de…
Pek çok yorumcu, “Tayyip Erdoğan’ın yeniden aday olabilmek için DEM’e ihtiyacı var” görüşünde…
AK Parti Kongresi’nde parti yönetiminin yarısı yerlerini yeni yüzlere terk etti; nedenini biliyorsunuz.
Kabinede köklü değişiklik yapılsa -hatta yapılmasa ve bütün bakanlar yerlerinde kalsa- bunun da yine aynı sebebe bağlanacağından emin olabilirsiniz.
Aslında anayasada cumhurbaşkanlığı süresini iki dönemle sınırlayan bir madde var; Erdoğan üçüncü döneminde ve dördüncü kez yine aday olmayı düşündüğü biliniyor. Her seçimde karşısına seçilme ihtimali zayıf adaylar çıkmıştı.
Yeniden adaylık niyeti kesinlik kazanınca eski-yeni her gelişme onun bu niyetine bağlanıyor…
Niyetin hayata geçebilmesi için ya Meclis’in erken seçim kararı alması ya da anayasanın buna imkan verecek biçimde değiştirilmesi gerekiyor. Transferler ve DEM’in darıltılmak istenmemesinin de, başka her gelişmenin niyete bağlanmasının da sebebi bu.
Muhalefet de olan bitenle Erdoğan’ın niyeti arasında ilintiye inandığı için olacak, sözcüleri ağzıyla, niyeti boşa çıkartacak görüşler üzerine politika yürütüyor.
Sabah-akşam politika arenasında bu konu konuşuluyor; hiç kuşkum yok, evlerde de aynı minvalde sohbetler yürütülüyordur.
Ülke için hiç de hayırlı olmayan bir durum bu. Anayasa ve yasaların gözardı edilmesi bir tarafa, dünyanın yeni bir düzene doğru evrilmesi sırasında ortaya çıkan fırsatları kaybettirecek bir durum bu.
Muhalif aydınlar bile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu niyetinin yerine gelebilmesini kolaylaştıracak yollar tavsiye etmeye başladılar.
Cumhuriyet’te Orhan Bursalı dünkü ‘Cumhurbaşkanı haklıdır, Batı’yı biz kurtarabiliriz!’ başlıklı yazısını şöyle bağlamıştı:
“Siyasi mahkeme ve yargılamalardan iktidar ellerini çekmeli.
Avrupa’nın kapılarının açılmasını gerçekten istiyorsa!
Avrupa’ya bu çağrıyı yapan liderden şimdi bu cesaret bekleniyor.
Kendisine yeniden çok istediği cumhurbaşkanlığının yolunu da açacak olan hızlı demokratik atılımlardır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı buna kim inandıracak? Mehmet Uçum mu?
Sığ bir milliyetçilik bakışı ile bu meslek anlaşılmaz dünya Siyasetini okuyup objektif bir bakış açıyla bakarsak olumlu bir çağrı Öcalan'ın çağrısı değerli onu göz ardı etmemek gerekir. İspanya'da ayrıldıkça katalanlarla bu şekilde barıştı. Hakeza İngiltere ira.Meksika'da da böyle görüşmelere sonuçlandı. Savaşın kazananı yoktur. Barış büyük bir kazanınimdır. Ülkemizin geleceği ve refahı için bu çok önemli Umarım PKK'ya da o çağrıya olumlu bir cevap verir. ve bu Kardeş kavgası biter.
Yanıtla (2) (1)Meksika uyuşturucu kartalı, insan kaçakçıları vahşetine boğuşuyor.
Yanıtla (0) (0)Silah bırakalım diyen kimse yok pkk yeni adıyla pyd devam diyor buna ne demeli
Yanıtla (0) (0)Kusura bakmayın bu yazılarınızla siyasetçiler her türlü suçu işleyebilir anlamı çıkıyor, mahkemelerde dava sonuçlanınca bir kişi suçlu diğeri suçsuz olur, suçlu olan da her zaman kendini suçsuz olarak gösterir ve sizin gibiler de Erdoğan düşmanlığından yazılarınızda kişileri savunurken işledikleri suçlardan bahsetmeyerek insanları bir nevi politikaya gir üstelik bir de muhalefet partisine girersen her suçu işleyebilirsin demek istiyorsun, gerçekleri yazarsanız memnun oluruz.
Yanıtla (1) (2)Nasıl yazabilecek gerçekleri yazmak büyük bir erdem hele muhslif mecrada çok büyük bir enerji ister
Yanıtla (0) (0)Sen bu attığın başlıktan bu kadar hızlı kaçacak ve mecra değiştirecek bir yazar değildi. şaşırttın beni.
Yanıtla (0) (0)Her gün yeni bir kaosa uyanmak istemiyoruz artık, birilerini parmak sallanmadığı, kuş seslerinin duyulduğu, aydınlık bir güne uyanmak istiyoruz.
Yanıtla (3) (1)Şüphesiz terörsüz Türkiye çok güzel, sorunların meclis zemininde ve demokratik ortamlarda müzakere edilmesi tartışılması ve konsesusla bir neticeye bağlanması olması gereken güzel gelişmelerdir. Bu manada bu Öcalanın bu çağrısı çok önemlidir. Ve herkesin destek vermesi gerekir.
Yanıtla (11) (5)yazık siz pkk denen örgütün amaçları nedir kısmını hiç anlamamışsınız. büyük reis istedi diye silah mı bırakacakmış.
Yanıtla (13) (9)aya üç şeritli yol da yapacaklarmış. ben inanıyorum. ya sen.
Yiğidin hakkını vermek lazım, şüphesiz bu millet hizmetleri Menderes Özal erbakan ve en büyük hizmetide Erdoğan'la gördü, her insanda nefis var tabi, herkesin kusur ve eksiği vardır, tabiki sorunları kişisel hırs ve hedeflere alet etmeden ihlasla çözmeye çalışmak esas olandır. Cenabu hak insanların sevap ve günahlarını karşılıklı traziye koyar hangisi ağır basarsa ona göre muamele eder, bizim nazarimizdada reisin bu millete hizmet ve sevabı kusurlarına oranla daha fazladır.
Yanıtla (11) (22)atatürk 15 yılda ne yaptı
Yanıtla (9) (3)erdogan 23 yılda ne yaptı
kıyaslayalım
Lahvle'ye ,
Yanıtla (19) (7)RTE. , evet hiç hizmet etmedi denmez , bir çok hizmetleri oldu ama sonradan yaptığı kötülükler de o hizmetleri yerin dibine geçirdi! O kadar kötülük yapıldı ki haddi hesabı yoktur !
Erdoğan bir tık önde...
Yanıtla (4) (3)28 Şubat darbesinin asker aktörlerine verilen müebbet hapis cezası kararı 9 Temmuz 2021 tarihinde Yargıtay tarafından onandı. Dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir ile Genelkurmay Harekât Başkanı Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 14 sanık hakkında 19 Ağustos 2021 tarihinde tutuklama kararı verildi. 28 Şubat darbesiyle ilgili hatırlanacak en iyi olay darbeci generallerin yargıda hesap vermesi ve rütbelerinin sökülmesidir.
Yanıtla (2) (0)Dün İstanbul’da PKK/DEM heyeti tarafından okunan 3.5 sayfalık açıklama metninde, Türk devletinin 40 yıldan beri verdiği mücadele ile etkisiz hale getirilen PKK terör örgütünün ideolojisinin çöktüğü ve amacının kalmadığı ilan edildi
Yanıtla (1) (0)Siyasi iradenin kararlılığı ve konjonktür bu mecrayı gerektirdi ama yinede büyük bir anlam yüklemek için erken.
Eğer Kandil Öcalan'ın çağrısına uymakta samimi davranırsa devletin kolaylaştırıcı adımlar atmaktan çekinmeyeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Dünkü çağrıyla beraber Türkiye için hayırlı bir sürecin kapıları aralanmışa benziyor. Bu yeni sürecin tamamlanmasının önünde hiçbir engel yok, özellikle de devlet açısından.
Yanıtla (0) (1)Tam 40 yıldır kanımızı emen,iliğimizi sömüren terör örgütü gerek siyasi iradenin kararlılığı gerekse güvenlik güçlerimizin üstün gayreti ile zaten vatan toprağında efendilerinin emirlerini yerine getiremez hale gelmişti,kendilerini lağvetmeleri gerekiyordu onu yapıyorlar.
Yanıtla (1) (0)Tarihimizden bilirizki ne hainde oyun biter ne gavur doğru durur.
Allah milletimize güç,kudret ve feraset versin.
Salih Müslim elArabi’ ye yaptığı açıklamada Abdullah Öcalan'ın açıklamalarına katılıyoruz. Siyasi bir grup olarak faaliyet göstermemize izin verilirse silah bırakacağız” ifadelerini kullandı.
Yanıtla (0) (1)Müslim "PKK’nın alacağı KARARA göre hareket edeceklerini" belirtti.
“Levh-i Mahfuz açılsa ancak hakiki unsurlar birbirinden tefrik edilebilir. Öyle ise, hakikî unsuriyet fikrine, hareketi ve hamiyeti bina etmek, mânâsız ve hem pek zararlıdır. Onun içindir ki: Menfî milliyetçilerin ve unsuriyet-perverlerin reislerinden ve dîne karşı pek lâkayd birisi ( Ö. Seyfeddin) Bilalmecbur olmuş, demiş: “Dil, din, bir ise; millet birdir.” Madem öyledir. Hakikî unsuriyete değil; belki dil, din, vatan münâsebatına bakılacak...” Mektubat
Yanıtla (1) (0)Cağrı herseye rağmen olumlu..!..En azından taraf belli olur..Fakat sahada gercekler bambaşka mazlum abdi şimdi beyaz sarayda ağırlanıyor..trump paraya ve hizmete bakar ve siyonist çıkarları ....pkk artık oyun dışı kalmış vaziyette..
Yanıtla (3) (0)Eğer apo dediğini yatırabilirse yani pkk yi fesh ettirp silahlarını bıraktırırsa 2. Mandela olur.yani kahraman olur.40 bin kişinin ölümüne sebep olan kahraman.buyurun.
Yanıtla (4) (1)Bu anlattıklarınız işin görünen yüzü, birde görünmeyen, yani arka tarafta yapılan pazarlıklar var. O da şu: ABD- İsrail- Rusya Ortadoğu’yu şekillendirirken, bize; siz kenarda durun, PKK yı tasfiye edin, iç işleriniz sizi ilgilendirir demokrasi ile idare edin. Suriye’nin Gazze’nin şekillenmesine karışmayın, sesinizi çıkarmayın!. Tamam mı ?. Biz tamam dedik, ve plan hayata geçti, HTŞ iktidar oldu, Suriye güneyi İsrail’in elinde, kuzeyi YPG/PYDnin elinde, yarın kuzey Irakta ki gelişmeleri görürüz.
Yanıtla (3) (0)Serap Yazıcı “Muhalefet sıralarında hiçbir şeyi değiştiremedim.” dedi AKP’ye geçti. HDP kürt meselesinin çözümünde döndü dolaştı AKP’nin kapısını çaldı. Çünkü Erdoğan da paragmatik bir lider Demirel gibi dün dündür diyebiliyor.. Takdir etmek lazım. CHP çok dar kalıplarla düşünüyor en basit anlamda, KHK’lılara ilişkin ne düşündüğünü bilen var mı? Amerikan 6. Filosu'nu kıble yapıp namaz kılanlar asparagasını diline dolayan Ö.Özel’e kim inanır. Bahçeli gibi bir açılıma cesaret gösterebilir mi Özel
Yanıtla (1) (4)Kuş olup uçmak !
Yanıtla (0) (0)Uçum uçsun !
Neveser köydeş hanım ( 1904-1962 )
Allah rahmet eylesin. 60. yıllına varmadan rahmana varıyor. Neden bir kadın başkan aday olmuyor ??? Kesin oyumu ona veririm. partisi de fark etmez .
Olumlu bir adım, ümit ederim gerçek bir barış yaşanır. Fehmi koruya çağrım olsun, oda fetoye silah bırakma çağrısı yapsın.
Yanıtla (2) (1)Bu açılım ile Suriye'nin kuzeyindeki oluşuma göz mü yumulacak? Benim aklımı kurcalayan soru bu!
Yanıtla (1) (1)Apo'nun diyemediğini Binali Bey söyledi. Yani Anayasadan Türklüğü çıkartalım, ademi merkeziyet yani federalizm, otonom ne derseniz deyin. Hüdapar'dan sonra şimdi de bu çıktı. Bizim çakma milliyetçiler ne yapıyor ne yapacak gıklarını çıkartamıyorlar. Sevsinler sizin milliyetçiliğinizi.
Yanıtla (7) (4)Senin milliyetçiğin makbul, diğerlerinin kötü, var mı öyle bir ahlaki durum? Bir yanlışın eşiti de yanlıştır.
Yanıtla (2) (0)2014 de de benzer şeyler ilan edildi. Hemde çok şaşa lı yapıldı. Sonuç bine yakın şehit verdik. Bu sefer bunlar olmayacak. PKK silah filan bırakmaz. PKK kılık değiştirmiş bir yapıda tüm gücünü Suriye de Fırat'ın doğusuna kaldıracaktır. Bunları PKK nın hamisi ABD önceden PKK adına konuşmuş sözünü almış olmalı . İlanı okuma işini de Sayın Bahçeli ye vermişler. Yoksa Esad kaçtıktan Rusya ve İran gittikten sonra Türk Ordusu Durmaz dı Durmaması
Yanıtla (9) (2)Gerekirdi.
k.okuru.Sn. koru ne ara hakkaniyet"den ayrıldın anlayama-dım.Kanunların uygulanmamasını istemek.SUÇ VARSA
Yanıtla (0) (0)CEZA"DA OLMALIDIR.
Sayın KORU,
Yanıtla (1) (0)Yazılarınızı genelde, dikkatle okumaya çalışıyorum. İyi mantık yürütmeye çalışıyorsunuz. Yani pek safsata alanında dolaşmıyorsunuz. Onun için bu noktada aşağıdaki soruya cevap olacak bir yazı kaleme almanızı istirham ediyorum:
-Kişi ve toplum olarak, çok kolay ve ucuz yapılacak işleri, niçin çok masraflı ve zor yapıyoruz?
Selam ve saygılarımla.
Türkiye artık kendi aklını kullanıyor, kendi yolunu çiziyor. Millet de gözünün önünde cereyan eden bu olaylar silsilesine kafa yorup devletinin bu yürüyüşüne sahip çıkmalı! Günlük mevzuları bu büyük yürüyüşün önüne koymamalı. Başına seçtiği ve seçeceği liderin onu Ukrayna örneğinde olduğu gibi yok oluşa mı yoksa müreffeh geleceğe mi götüreceğini iyi irdelesin.
Yanıtla (1) (0)Öcalan , 25 seneden beri hapiste bulunuyor, PKK.ile fiilen bir ilgisi yok ki çağrısı işe yarasın, madem ki bu bela bir çağrı ile bu kadar kolayca bitiyordu , şimdiye kadar bu devletin aklı nerdeydi !
Yanıtla (10) (3)Bunlar gösterişten baska bir sey degildir, laf ola beri gele!
Terörsüz Türkiye, eski Türkiye’nin CHP ideolojisini Cumhuriyet’in esasları diye dayatma anlamına gelmediği gibi farklı toplum kesimlerinin şoke edici nitelikte bile olsa kendi görüşlerini dile getirirken “Söyletmen, vurun!” faşizmine yaslanmak anlamına gelmez.
Yanıtla (2) (0)Öcalan’ın çağrısının karşılık bulabilmesi devlet ve siyaset kurumu olarak bizim de benimseyeceğimiz zihniyete ve atacağımız adımlara bağlıdır.
Demokrasiye hazır mıyız, düşüncesini söylemesine? Hatta düşünmesine! İtham, yafta, hakaret, alay, aşağılama vb. olmadan anlama gayreti ile dinlemeye karşı isek saygı ile karşı duruşumuzu ifadeye hazır mıyız? Bağırmadan çağırmadan kavgasız gürültüsüz sorunları konuşmaya yapıcı eleştirilere birlikte kardeşçe yaşamaya hazır mıyız? Anlamaya, dinlemeye, paylaşmaya, tebessüme, selamlaşmaya, kucaklaşmaya, "bir daha asla" lara...
Yanıtla (6) (0)Çağrıyı uluslararası zeminde kullanabilmek açısından olumlu buluyorlar. PKK/YPG çağrıya uyar uymaz kendi bilir. Uymayanlar terör etiketi devam edecektir. Nerede terör varsa onunla mücadele etme yöntemleri bellidir. süreçre şart/mart- af/maf yok.
Yanıtla (3) (0)Evet inkılab-ı hakaik ittifaken muhaldir. Ve inkılab-ı hakaik içinde muhal-ender-muhal, bir zıd kendi zıddına inkılabıdır. Ve bu inkılab-ı ezdad içinde bilbedahe bin derece muhal şudur ki: Zıd, kendi mahiyetinde kalmakla beraber, kendi zıddının aynı olsun. Meselâ: Nihayetsiz bir cemal; hakikî cemal iken, hakikî çirkinlik olsun. İşte şu misalimizde meşhud ve kat'iyyü'l-vücud olan bir cemal-i rububiyet; cemal-i rububiyet mahiyetinde daim iken, ayn-ı çirkinlik olsun. İşte dünyada muhal ve bâtıl mis
Yanıtla (4) (3)Fikret kızılokun "hep başbakan hep süleyman " şarkısını derhatır etti bu yazınız,
Yanıtla (3) (1)bence memleketin gerçekle bağları kopuk gibi
mantık kurallarına uymayan bir vasat hakim memlekette, buda dediğiniz gibi hayra alamet değil,